T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
IĞDIR / TUZLUCA - Gaziler İlkokulu

Aşık Alesker

Tuzluca Gaziler İlkokulu

   

 

 

Bu dünyanı men tecrübe eyledim
Namerd körpü salsa onda ad olmaz
Bir merd ile ağı yesen şirindi
Yüz namerdle şeker yesen dad olmaz

Yadın oğlu yağı aşa mehmandı
Dar gününde bahırsan ki usandı
Düşen günü düşmen ile düşmandı
Yüz il keçse gohum senden yad olmaz

Elesger´em sözüm yetir nisaba
Serf edenler sebt elesin kitaba
Heç namerdin adı gelmez hesaba
Merd bir olur onda iki ad olmaz

AŞIK ALESKER KİMDİR
 (azeri lehçesinde aşıq alesker)

Azerbaycan aşık edebiyatının (19. yüzyıl) en ustalarından biridir.Genellikle bu tür edebiyat kuşağı değerlendirilirken kendi tarihsel koşulları içinde değerlendirilmeden güncel (bugünün) koşul ve şartlara göre değerlendirilmekte ve bu nedenle de değerlendirmelerde noksan kalmaktadır.Günümüzde aydın ne ise o dönemde de aydın yakın anlamıyla bu ustalar ve halk ozanları olmuştur toplumun bayağılaşan yanı ve değerlerini sanatsal yapıtları söz ve eylemleri ile dile getirmişlerdir.1821–1926. Basarkeçer´in (Ermenistan) Ağkilse köyünde doğdu.Âşıklığa ilişkin ilk bilgileri ailesindeki geleneğe bağlı olarak edindi. 1821 yılında şimdi Ermenistan topraklarına katılmış eski bir Türk yurdunda, Basarkeçer´in Ağ-kilse (Ağkilise) köyünde âşık şiirinin ve sazın vurgunu olan Elimemmedin ailesinde dünyaya geldi.Elesker 14–15 yaşlarında köyün zenginlerinden Kerbelayı Kurban´a hizmetçi olarak verildi.Onun kızı güzel Sehinbanı´yı sevdi, kızdan sevgisine karşılık aldı. Kerbelayi Kurban´m kardeşi Pullu Meherrem onların kavuşmasına imkân vermedi, Sehinbanı´yı oğlu Mustafa´ya aldıÖzellikle bu olaydan sonra bağlama çalmaya yöneldi.Babası tarafından yaklaşık 16 yaşlarında Âşık Ali'ye çırak verildi. Bu süre içinde âşıklık sanatının sırlarını öğrenen Elesger bir süre ustasıyla birlikte dolaştı ve kendini geliştirdi. Hümmet Elizade'nin anlatımına göre, "Âşık Elesker, üstadı Âşık Alı ile düğün, nişan meclislerine gittiğinde bazen onun dediklerine kulak asmaz, kendi şiirlerini okurmuş. Elesker´in bu hareketi üstadının hoşuna gitmezmiş, bu hareketten vazgeçmesi için ona nasihatler edermiş. Bir gün yine büyük bir düğün meclisinde üstadla çırak arasında bir sürtüşme olur.Âşık Ali´nin sözü Elesker´e dokunur, Elesger öfkelenir. Üstadı ile atışmayı kafaya koyar. Böylesi bir tatışma bir meclis önünde yeniden meydana gelince, meclis iki tarafa ayrılır. Bir taraf Âşık Ali´yi, o biri taraf Elesker´i müdafaa eder. Üstad-çırak biri biri ile ters düşer, aralarından çok "herbe-zorbalar, üstadnameler, di-vaniler, teenisler ve dudakdeymezler" gelip geçer. Nihayet Elesker açıkça ve şimdiye kadar hiçbir âşık tarafinden karşılığı söylenemeyen "A yağa-yağa" teenisini söyler. Âşık Ali, Âşık Elesker´e cevap veremez; meclisi bırakıp gider. Bu hadiseden sonra Elesker, üstadından ayrılır, müstakil bir sanatkâr gibi âşıklığa başlar. Elesker, üstadını bağlaması neticesinde geniş kitle arasında daha büyük şöhret kazanır. Yakın ve uzak yerlerden çok çırak Elesker´in yanına gelir."Diğer bir anlatıya göre ise Âşık Ali sazını Elesger'e vermek ve onun artık usta bir aşık olduğunu belirtmek için bilerek yenilmiştir. Âşık Elesger, Bu karşılaşmadan sonra yalnız dolaşmaya başlar.İlk sevgilisiyle kavuşamaması nedeniyle 40 yaşına dek evlenmeyen Âşık Elesger, 1862'de Kelbecer´in Yanşak köyünden Anahanım´la evlendi. Elesker´in oğlu Âşık Talib de sonraki yıllarda usta bir âşık olarak tanınmıştır.Köyünde öldü ve orada toprağa verildi.Âşık Elesger'e ilişkin Hümmet Alizade tarafından »Aşıq Elesger Eserleri« (1934, 1935, 1937, 1963) ve İslam Elesgerov tarafından »Aşıq Elesger« (1971) adlı 2 ayrı araştırma yayımladı.Aşık Elesger Azerbaycan aşıklık geleneğinin en önemli değerlerinden biri olarak kabul edilmektedir.

19. yy. ortalarına doğru artık Âşık Elesker bütün Kafkasya´da tanınan bir âşık oldu. Tiflis´de Rusça yayınlanan "Kavkaz" gazetesi 1851 yılında ondan, olağanüstü sesi, saz çalma mahareti ve söz koşma kabiliyeti olan bir sanatkâr olarak söz eder. Sevgilisi Sehinbanı´dan zorla ayrı bırakıldıktan sonra, Âşık Elesker 40 yaşına kadar bekâr kalmış, 1862 yılında, Kelbecer´in Yanşak köyünden olan Anahanım´la evlenmiştir. Elesker´in oğlu Âşık Talib de üstat bir âşık olarak tanınmıştır.Elesker, âşık şiirinin bütün türlerini kapsayan zengin bir miras bırakıp gitmiştir. Hayatta olduğu dönemde hiçbir kitabı yayınlanmadığından, şiirlerinin büyük bir kısmı kaybolmuştur. Şiirlerinin büyük kısmı sözlü gelenekte devam ettiği için onlar da yazıya alınmamış, zaman geçtikçe unutulmuş, hafızalardan silinmiştir.1918 yılında Ermenistan´da iktidara gelen Taşnaklar, Azerbaycan Türkleri´ne karşı bir soykırıma başlayınca, Aşık Elesker, ailesi ile birlikte göçüp Azerbaycan´ın Terter bölgesine yerleşmiştir. Burada bir müddet değirmencilik yapmış ve ihtiyar çağlarında yazdığı şiirlerinin birinde kendi durumundan acı acı şikayetlenerek şöyle demiştir:

Kedem koyup hasta hasta
Sen bu diyara hoşgeldin
Süzdürüp ala gözleri
Kaşları kara hoş geldin

Uğrun durup kıya baktın
Müjganın sineme çaktın
Cismimi yandırıp yaktın
Alıştım nara hoş geldin

Kaynayıp peymanım dolup
Sararıp gül rengim solup
Hasretin çekmekten olup
Sinem sedpare hoş geldin

Dostun vefasını gördüm
Seçip sevip gönül verdim
Tazelendi köhne derdim
Derdime çare hoş geldin

Sinemdi eşkın defteri
Sensin dilimin ezberi
Yazık Âşık Elesger´i
Çekmeye dara hoş geldin

Âşık Elesker, uzun boylu, alnı açık, iri yapılı, bedence çok sağlam ve kuvvetli bir adam olarak anlatılır. Kara gözleri, kalın, kara çatma kaşları, dolgun yüzü varmış.Âşık Elesker 1921 yılında durumu nisbeten düzelince yeniden doğduğu köye, Ağkilse´ye dönmüş, lâkin yaşlılık ve hastalık yüzünden artık saz çalıp söz koşamamıştır. 1926 yılı Mart ayının 7 sinde tahminen 106 yaşında Ağkilse köyünde vefat etmiş, burada da defnedilmiştir. 1988 yılında Basarkeçer bölgesi Türk halkının Ermeniler tarafından göçe zorlanması ile buradaki Türkler yeniden topraklarını terk etmişlerdir.Âşık Elesker´in Ağkilse köyündeki mezarına da hakaret eden Ermeniler buradaki birçok Türk-Müslüman abidesi gibi, bu mezarı da yok etmişlerdir.

Aşık Elesger'e ilişkin Hümmet Alizade tarafından "Aşıq Elesger ve Eserleri" (1934, 1935, 1937, 1963) veİslam Elesgerov tarafından " Aşıq Elesger "(1971) adlı 2 ayrı araştırma yayımlanmıştır.

 

 


Görüşleriniz için e-mail   zaferada76@gmail.com 

ana sayfaya git

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 17.11.2016 - Güncelleme: 11.09.2023 01:00 - Görüntülenme: 1702
  Beğen | 0  kişi beğendi